Bizi Takip Edin!
Hasta hikayeleri, bilgilendirici videolar ve çok daha fazlası sosyal medya hesaplarımızda
Kan temelde alyuvar, akyuvar ve trombositlerden oluşan kırmızı renkli bir sıvı olmasına rağmen farklı sınıfları bulunur. Bu sınıflandırma, alyuvarlarda bulunan ve eritrosit olarak tanımlanan protein yapısına göre yapılır.
Protein yapıları tip A ve tip B olmak üzere iki çeşide ayrılır. Tıpta antijen olarak bilinen bu protein yapılarının, alyuvar hücrelerinin üzerindeki varlığına göre kan grupları A, B, AB ve 0 olarak 4 ayrı gruba ayrılır.
A grubu tip A, B grubu tip B, AB grubu hem tip A hem tip B antijenini taşırken; 0 grubu bu antijenlerin hiçbirini taşımaz. Kan gruplarının yanı sıra, bir de Rh faktörü olarak tanımlanan negatif ve pozitif birimler bulunur.
Kanda bağışıklık sistemi tarafından fark edilen yabancı organizmalar ile mücadele etmek üzere antikor üretimine yol açan antijenler bulunur.
Bu antijenlerden biri olan, tip D antijeninin varlığı, Rh(+) olarak tanımlanırken, yokluğu Rh(-) olarak tanımlanır. Böylece 8 farklı kan grubu ortaya çıkmış olur.
Anne adayının kanı Rh(-), baba adayının kanı Rh(+) olması durumunda kan uyuşmazlığı olarak da bilinen Rh uyuşmazlığı meydana gelebilir. Ancak bu durumun bebek için mutlak bir sorun yaratacağı söylenemez.
Anne adayının Rh(-), baba adayının Rh(+) olduğu bir senaryoda, bebek Rh pozitif ya da negatif olarak doğabilir. Anne adayı ile uyumlu bir şekilde bebeğin kanı Rh(-) olması problem yaratmazken Rh(+) olması, kan uyuşmazlığı riskini doğurur.
Ana rahmindeki bebeğin kanının Rh(+) olması durumunda, anne adayının bağışıklık sistemindeki antikorlar, bebeğin kan hücrelerini yabancı organizma olarak algılar.
İlk hamilelikte kan uyuşmazlığı olsa dahi, anne adayının bağışıklık sistemi, yabancı organizma olarak algıladığı bebeğin kanı ile savaşmak için kendini geliştirene kadar doğum gerçekleşir.
Ancak ikinci gebelikte kan uyuşmazlığı olması durumunda, anne adayının bağışıklık sistemi, bu durumla başa çıkmanın yolunu daha önce öğrendiği için kendi bünyesi olan anne vücudunu savunma amacıyla bebeğin kan hücreleri ile savaşmaya başlar.
Üretilen bu antikorlar, plasentayı geçmesi durumunda, bebeğin alyuvarlarına saldırır. Bunun sonucunda bebekte sarılık, beyin hasarlanmaları, kalp yetmezliği gibi kan uyuşmazlığına bağlı pek çok sorun meydana gelir.
Bebeğin zarar görmemesi ve hamilelikte kan uyuşmazlığı oluşumunu engellemek için anne adayına kan uyuşmazlığı iğnesi uygulanarak Rh uyumsuzluğunun önüne geçilir.
Anne ve baba adaylarının Rh pozitif ve negatif kan gruplarına sahip olmaları durumunda görülen kan uyuşmazlığını, diğer bir deyişle Rh uyuşmazlığını engellemek için anne adayına kan uyuşmazlığı iğnesi uygulanır.
Gebeliğin ilk fark edildiği anda ya da 10. haftasında anne adayından alınan kan ile kan uyuşmazlığı testi yapılır. Yapılan testte Rh farklılığı tespit edilmesi durumunda, gebeliğin 28.haftasında ve doğumdan sonraki 3 gün içinde anneye anti-D immunglobulin olarak bilinen kan uyuşmazlığı iğnesi yapılır.
Kalçadan ya da koldan yapılan enjeksiyon sayesinde anne adayının bağışıklık sisteminin, bebekte var olan Rh farklılığını fark etmesinin ve bununla mücadele etmek için antikor üretmesinin önüne geçilir.
Bazı hastalar tarafından sorulan “Kan uyuşmazlığı iğnesi yapılmazsa ne olur?” sorusunun yanıtı ise anne adayının kaçıncı hamileliği olduğu ile bağlantılıdır.
Gebelikte kan uyuşmazlığı iğnesi yapılmaması durumunda, bebek doğduğu anda sarılığın iyileştirilmesi için fototerapi ve kanın değiştirilmesi için transfüzyon yapılması gerekebilir. Kan uyuşmazlığı iğnesinin uygulanmaması, bir sonraki ve ilerleyen dönemdeki diğer gebeliklerde sorun çıkmasına neden olabilir.
Tüp bebek tedavisinde iğne aynı şekilde tüp bebek merkezi tarafınca uygulanır. Böylece Rh uyuşmazlığının önüne geçilmiş olur.
Anne adayı ile bebeğin Rh gruplarının farklı olması, kan uyuşmazlığının ortaya çıkmasına yol açar. Bu durumun sonucunda bebekte, anemi ve sarılık gibi ciddi sonuçlar doğurabilecek hastalıklar ortaya çıkabilir.
Bu hastalıklar bebekte zeka geriliği ve kalp yetmezliği gibi geri döndürülemez sonuçlara neden olabilir. Bu yüzden Rh farklılığı bulunan çiftlerden anne adayının, hamilelik döneminde ICT testi olarak kısaltılan, İndirekt Coombs Testi’ni yaptırması gerekir.
Anne adayının kolundan alınan kan ile kolayca uygulanan bu laboratuvar testi sayesinde anne ve bebek arasında etkileşim olup olmadığı anlaşılır.
Rh farklılığı bulunan çiftlerin sıklıkla sorduğu “Kan uyuşmazlığı iğnesi ne zaman yapılır?” sorusunun cevabı, gebeliğin 28. haftasında şeklinde cevaplanabilir.
Gebelik fark edildikten sonraki ilk doktor kontrolünde, Rh farklılığı olan çiftten anne adayına ICT testi yapılır. Testin negatif çıkması durumunda ise 28. haftada kan uyuşmazlığı iğnesi yapılır ve doğuma kadar her ay ICT testi tekrarlanır.
Tüp bebek yaptıran hastalarımızın hikayelerini izlemek için tıklayın.
Rh farklılığı olan çiftlerin bebeklerinde kan uyuşmazlığının önüne geçmek için, anne adayına kan uyuşmazlığı iğnesi yapılarak mutlaka önlem alınması gerekir.
Hekimlerin sıklıkla karşılaştığı “Kan uyuşmazlığı iğnesi nereden yapılır? sorusunun yanıtı, kalça veya koldan yapıldığı şeklinde verilir. Hamilelikte kan uyuşmazlığı iğnesi, genellikle kalçadan kas içine yapılsa da, bazen koldan damar içine direkt enjeksiyonla da uygulanabilir. Anti-D immunglobulin olarak bilinen bu iğne sayesinde annede antikor gelişimi engellenerek bebek ile istenmeyen etkileşimin önüne geçilir.
Farklı Rh türlerine sahip anne ve baba adaylarının çocuklarında kan uyuşmazlığını engellemek için anne adayına yapılan iğne yapılır ve anne adayının kanına geçecek olan farklı Rh tipini taşıyan hücrelerin fark edilmesi ve buna karşı antikor üretilmesi engellenir.
Konu ile ilgili karşılaşılan bir diğer soru da “Kan uyuşmazlığı iğnesi ne zaman vurulur?” şeklindedir. Kan uyuşmazlığı iğnesi anne adayına, gebeliğin 28. haftasında genellikle kalçadan kas içine uygulanır. Kan uyuşmazlığı iğnesi fiyatı, kullanılan ilacın markasına göre değişiklik gösterir.
Kan uyuşmazlığı bulunan hamileliklerde, bebeğe ait kan hücreleri anneye geçebilir. Annenin bağışıklık sistemi tarafından yabancı organizma olarak algılanan bu hücrelerin yok edilmesi için vücut antikor üretir.
Üretilen bu antikorlar, bebeğin kan hücreleri ile savaşmaya başlar. Çoğunlukla ilk gebelikte, antikorların üretilmesi zaman aldığından, bebek bu durumdan etkilenmez. Ancak kan uyuşmazlığı iğnesi yaptırmayan kadınların, sonraki gebeliklerinde bebek daha fazla risk altındadır.
Kan uyuşmazlığı sonucu anne adayının vücudu tarafından üretilen savunma mekanizması, sonraki gebeliklerde hızla devreye girer ve ana rahmindeki bebeğe zarar vermeye başlar.
Anne adayının bağışıklık sistemi bir kez bu antikorları üretmeyi öğrendikten sonra geriye dönük tedavi uygulanamaz. Anne ve baba adaylarının merak ettiği “Kan uyuşmazlığı iğnesi kaç yıl etkilidir?” sorusuna verilen yanıt, her gebelikte kan uyuşmazlığı iğnesinin tekrar uygulanması gerektiği şeklindedir.
Kan uyuşmazlığını engellemek için uygulanan, anti-D immunglobulin iğnesi, kalçadan ya da koldan yapılır. Uygulandığı bölgede enjeksiyona bağlı kızarıklık, ağrı, sertlik, şişlik ve kaşınma görülebilir.
Kan uyuşmazlığı iğnesi yan etkileri arasında nadir olarak bulantı, kusma, döküntü ve nefes darlığı görülebilir. Bu gibi durumlarda en yakın sağlık kuruluşuna giderek durumu bildirmek gerekir.
Kan uyuşmazlığı iğnesi hakkında aklınıza takılan tüm sorularınız için 444 39 49 numaralı telefondan bize ulaşabilirsiniz.
Danışmak istediğiniz konularla ilgili en kısa sürede sizi arayalım.
Tüm hakları saklıdır © 2010 - 2024 Bahçeci Sağlık Grubu.
Hocam merhaba bizimde kan uyuşmazlığımız var şu an 8 haftalık 2 günlük hamileyim kahverengi lekelenmeden dolayı doktoruma gittim az da olsa lekenin görülmesinde iğne olmam gerektiğini söyledi bugün kan uyuşmazlığı iğnesini oldum 28. Haftada bir tane daha olacağımı söyledi Doğuma kadar böyle durumlarda kan uyuşmazlığı iğnesi vurulmam normal mi 3 aylıkken de böyle bir lekelenmede tekrar mı iğne vurulmam gerek emin olamadım size de sormak istedim
Merhaba,
Doktorunuz uygun gördüğü takdirde tekrar iğne vurulmanızın herhangi bir sakıncası yoktur.
Saygılarımızla,
Bahçeci Ailesi
Merhaba,benimde kan uyuşmazlığım var. İlk gebeliğimi sonlandırmak zorunda kaldım ve doktor operasyon sonrası kan uyuşmazlığı iğnesi yapmamış.Şuan tekrar gebeyim ve risk altında mıyım bebeğim için çok endişeleniyorum. 2.gebelikte uyuşmazlık için iğne işe yarar mı?
Merhaba son adet tarihine göre 7 haftalık hamileyim ve 5. Haftadan beri lekelenmelerim var il dışındayım ve iki farklı doktora gittim birisi kalp atışı başlamadı diye iğne yapmadı diğer ş de bir açıklama yapmadı,?bebeğim risk altında mi?net cevaplara ihtiyacım var şu durumda iğne yapılmalı mi (2.gebelik) Gerekirse başka doktora gideceğim çok endişeliyim
Merhaba,
Takibinde olduğunuz doktor iğne önermedi ise vurulmanıza gerek bulunmuyor. Ultrason muayenesini yapan doktorunuz sizin için en doğru tedaviyi uygulayacaktır.
Saygılarımızla,
Bahçeci Ailesi
Hocam mrb, ikinci gebeliğim kürtajla sonuçlandı sonrasında kan uyuşmazlığı iğnesi yapıldı. İndirekt coombs testi 12 haftaya kadar pozitif çıkabilir demişti doktorum, o yüzden 13. Haftadan sonra baktırdım tekrar pozitif çıktı. Gebelik yok şuan ama planlıyorum, sonuç negatif olana kadar düşünme dediler. Ne yapmalıyım sizce
Merhaba,
Doktorunuz tedavi planınızı en uygun şekilde yapacaktır. Endişe etmeyin. Şimdilik gebelik planınızı doktorunuzla görüşerek yapabilirsiniz.
Saygılarımızla,
Bahçeci Ailesi
Merhabalar eşimle kan uyuşmazlığımız var doktorun bilgisi olduğu halde ilk dogumumdan sonra ignemi vurmadı belli bir saat içinde vurulması gerekiyormuş galiba şimdi ikinci bir çocuk düşünüyorum ne yapmam lazım telafisi varmı acaba sıkıntı olurmu
Merhaba,
Gebelik olması halinde takipte olduğunuz doktorunuzun uygun gördüğü zamanda kan uyuşmazlığı iğnesi yapılacaktır. Riskli durumlar için de bilgilendirecektir. Endişe etmeyin.
Saygılarımızla,
Bahçeci Ailesi