Bizi Takip Edin!
Hasta hikayeleri, bilgilendirici videolar ve çok daha fazlası sosyal medya hesaplarımızda
CIN Sorunu (Rahim Ağzı Kanseri Öncüsü Lezyonlar); Rahim ağzı kanseri, en sık görülen kadın hastalıkları arasında ilk sıralarda bulunur. Özellikle menopoz sonrasındaki dönemde sıklıkla karşılaşılan rahim ağzı kanseri, kimi zaman başlamadan önce gösterdiği belirtilerle çok erken evrede tespit edilebilir.
Rahim ağzı kanserinin yaklaşmakta olduğunu gösteren en önemli belirtiler arasında, hücre değişikliği olarak da bilinen CIN sorunu başı çeker. Rahimdeki hücrelerin yapısal bir değişim geçirmekte olduğunu ortaya koyan lezyonlar, adeta bir erken uyarı niteliğindedir.
CIN 1, CIN 2 ve CIN 3 olmak üzere üç farklı grupta incelenebilen lezyonlar, erken dönemde fark edilmeleri durumunda gerekli müdahalelerle kolayca temizlenebilir ve böylece kansere dönüşmeden ortadan kaldırılabilir. Eğer siz de “rahimde hücre değişikliği ne demek, rahim ağzı kanseri evreleri ve rahim ağzı kanseri belirtileri nelerdir” sorularına yanıt arıyorsanız, aşağıdaki bilgilerden yararlanabilirsiniz.
İsmini “Cervical Intraepithelial Neoplasia” ifadesinin baş harflerinden alan CIN sorunu, rahim ağzındaki doku içinde çeşitli lezyonlar gelişmesi anlamına gelir. Peki, rahim ağzı nedir? Serviks olarak da bilinen rahim ağzı, rahimle vajinayı birbirine bağlayan dokuya verilen isimdir ve bu doku, kadın vücudundaki en hassas noktalar arasında yer alır.
Rahim ağzında gözlemlenen kanser durumu ise diğer kanser türlerinden farklı olarak henüz başlamadan önce tespit edilebilir. Serviks üzerinde ortaya çıkan CIN lezyonları, kansere yol açan ancak henüz kanserleşmemiş dokular içerir. Bu sebeple de CIN lezyonlarının erken teşhis edilmesi, doğru müdahaleyle birlikte kanserin önlenmesine yardımcı olur.
Rahim ağzı kanseri evreleri, diğer kanser türlerindeki gibi dört tanedir. CIN sorununun ortaya çıkması ise kanserin ön evresi olarak değerlendirilir. CIN sorununun erkenden teşhis edilmesi, adeta hayat kurtarıcı bir nitelik taşır.
Rahim ağzı kanseri belirtileri, genellikle hastalık üçüncü ya da dördüncü evreye ulaşıncaya kadar ortaya çıkmaz ve bu durum da kimi zaman tedavi için çok geç kalınması anlamına gelir. Hastalığın henüz başlamadan fark edilmesine ve tedbir alınmasına yardımcı olan CIN sorunu ise pek çok kadını kanserle boğuşmaktan kurtarır.
CIN sorununun teşhis edilmesi için, deep işleminin uygulandığı bir rahim ağzı taraması yapılması gerekir. Rahim ağzı taraması nasıl yapılır? diye merak ediyorsanız; şöyle yanıtlayabiliriz: Rahim ağzı taraması, serviks dokusunda kanser riski taşıyan doku bulunup bulunmadığının anlaşılması için uygulanan bir muayene yöntemidir.
İşlemler esnasında rahim görüntüleme teknikleriyle incelenebilir ve gerekli görülürse rahim dokusundan örnek bir parça alınabilir. Bu dokunun patolojik açıdan incelenmesiyle de rahimde herhangi bir hastalık bulunup bulunmadığına karar verilir.
Servikal İntraepitelyal Neoplazi, yani kısaca CIN sorunu, genellikle semptom göstermeden ilerler ya da çok basit belirtilere yol açar. Bu sebeple de CIN sorununun vaktinde teşhis edilebilmesi için tüm kadınların sağlıklarını dikkatle takip etmeleri ve en ufak belirtileri bile gözden kaçırmamaları önerilir.
CIN sorunu, CIN 1, CIN 2 ve CIN 3 olmak üzere 3 türe ayrılır. Bu türlerden ilki, neredeyse tamamen belirtisiz ve zararsız bir şekilde ilerlerken CIN 2 ve CIN 3 durumlarında rahim ağzı yarası, rahimde acı, ilişki sonrası kanama ve genital siğil gibi belirtiler gözlemlenebilir.
CIN sorunuyla karşılaşan pek çok kadın, “CIN 1 ne zaman kansere dönüşür” ya da “CIN 2 kanser mi” sorularına yanıt arar. CIN 1’in kansere dönüşme oranı, ortalama %1’dir. Bu sebeple de CIN 1 türündeki sorunlar, ağırlıklı olarak takip altında tutulur ve bu kişilere herhangi bir tedavi uygulanmaz. CIN sorununun ikinci türü olan CIN 2 de kanser olarak nitelenmez.
CIN 2’nin kanseri tetikleme riski, ortalama %5’tir. Kansere dönüşmeden önce yakalanan CIN 2 sorunları, doğru tedavi yöntemleriyle ortadan kaldırılabilir. Kansere yol açma riski en yüksek olan CIN türü ise CIN 3’tür. Peki CIN 3 ne zaman kansere dönüşür? Bu evrenin uzunluğu, kadından kadına göre değişir. Kimi kadınlarda CIN 3 probleminin rahim ağzı kanserine geçiş 10 yılı bulurken kimi kadınlarda ise 1 ila 3 yıl içinde kanser hastalığı ortaya çıkabilir.
CIN sorununun temel sebebi, pek çok farklı hastalığa da yol açabilen HPV virüsüdür. Cinsel yolla bulaşan hastalıkların büyük bir bölümüne sebep olan HPV virüsü, rahim ağzı dokusunda enfeksiyonlara ve hücresel bozulmalara yol açarak CIN sorununu tetikleyebilir.
Bunun yanı sıra sigara tüketimi, sağlıksız beslenme, radyasyon, aşırı üzüntü ve stres gibi kansere yol açan faktörler de CIN sorununun oluşumunu hızlandırabilir. CIN sorunu, vücut yapısına ve bağışıklık sistemiyle de doğrudan ilişkilidir.
Güçlü bir vücuda ve bağışıklığa sahip olan kadınlarda nadiren gözlemlenen CIN sorunu, özellikle fazla kilosu bulunan ve hücre yenilenme oranı düşük kadınlarda daha yaygın şekilde ortaya çıkar.
CIN sorununun tedavisi evrelere göre farklılık gösterir. CIN 1 türünde ilk olarak bir süre boyunca gözlem uygulanır ve lezyonların hareketi takip edilir. Lezyonların 2 yıl boyunca persiste kalması durumunda rahim ağzını donduran ablatif lazer ya da kriyoterapi tedavi yöntemleri uygulanır.
CIN 2 ve CIN 3 durumlarının ise mutlaka saptandıkları andan itibaren tedavi edilmesi gerekir. Her iki durumda da ilk olarak leep işlemi uygulanır. Peki, rahimde leep nedir? Leep işlemi, rahim ağzındaki bozuk dokuların ve riskli bölgenin mikro ölçekli bir cihazla vücuttan çıkarılmasıdır.
Riskli dokunun çıkarılmasının ardından alınan parçanın patolojik incelemesi yapılır ve başka herhangi bir tedaviye ihtiyaç duyulup duyulmadığı anlaşılır. Gerekli görülmesi durumunda CIN 2 ve 3 tedavisine çeşitli ilaçlar da dahil edilebilir.
Danışmak istediğiniz konularla ilgili en kısa sürede sizi arayalım.
Tüm hakları saklıdır © 2010 - 2024 Bahçeci Sağlık Grubu.