Alkol kullanımı gebe kalmayı etkiler fakat işin daha kötü tarafı gebeliği etkiler. Hastalarımızın hep sorduğu ve endişe ettiği şudur “bebeğimize zarar verir miyiz?”

Hatta o kadar aşırıya varıyor ki yatma pozisyonları, oturmaları, kalkmaları, uzanmaları acaba gebeliğe zarar verir mi, çocuğumda bir problem oluşturur mu? Bunları düşünüyorlar.

Bir anne bebeğine asla zarar veremez, bunu yapamaz ama eğer ki kötü alışkanlıkları varsa, alkol, esrar kullanıyorsa eroin gibi zararlı alışkanlıkları varsa bunlar hem gebe kalmayı hem de gebe kalan kadında gebeliği olumsuz etkileyecektir. Biz biliyoruz ki, günde 5 birim alkol kullanan insanı biz alkolik olarak kabul edebiliyoruz. Haftada bir içki alımı ya da kokteyl kullanımı alkolik olarak kabul edilmiyor. Bu kadar içki tüketen bir insanın hamileliği, özellikle de kişide akşamdan kalma olayı varsa ki Amerikalılar buna “hangover” diyor, bu kadınlarda gebe kalma olasılığı yüzde elli azalıyor. O nedenle biz alkol, sigara veya uyuşturucu gibi alışkanlıkların hamilelik planlanması öncesinde terk edilmesi, hastanın arınmasını ve temizlenmesini hem gebe kalması açısından hem de sağlıklı bir bebek doğurması açısından öneriyoruz.

Aynı şekilde alkol ve sigara kullanımının erkekte de sperm kalitesini bozduğunu da biliyoruz. Yani bu sadece kadına ait bir şey değil. Kadının sağlıklı olması yetmiyor. Erkeğinde bu tür alışkanlıkların kesinlikle kurtulması gerekiyor çünkü alkol alımındaki artış, sigara kullanımdaki artış, ki bunların ikisi beraber gidiyor genellikle. Hem sperm sayısında azalmaya hem de sperm yapısında ciddi bozulmalara sebep veriyor. Bu da döllenmeyi yani sonuç olarak gebe kalmayı olumsuz olarak etkiliyor. Bu hastalarda biz tedaviye başlarken sigara ve alkol kullanıyorlarsa çiftlerin her ikisinden de bu alışkanlıklarından belirli bir süreyle vazgeçmelerini ve o şekilde tedaviye başlamalarını öneriyoruz.