Organ yetmezlikleri gerek kadında gerekse erkekte yol açtığı bazı hormonal düzensizlikler nedeniyle doğurganlığı olumsuz yönde etkileyebilir fakat organ nakli olan hastalar kendiliğinden, herhangi bir üremeye yardımcı tedaviye ihtiyaç duymadan da hamile kalabilir. Bu noktada önemli olan gebelik planlanmadan önce anne adayının muhakkak kadın hastalıkları ve doğum uzmanı tarafından kontrol edilmesi ve aynı zamanda takibi altında oldukları organ nakil ünitesi tarafından değerlendirilmesi gereklidir.
Kadın Hastalıkları ve Tüp Bebek Uzmanı Doç. Dr. Kübra Boynukalın; “Doğal yolla gebelik elde edilmediği durumlarda tüp bebek tedavisi nakilli bireyler için güvenli bir tedavi şeklidir. Nakil sonrası yapılacak tüp bebek tedavisinde bazı hastaların iki embriyo transfer edilme hakkı olmasına rağmen çoğul gebelikten kaçınmak ve tek embriyo transferi yapmak gebeliğin sağlıklı bir şekilde devam etmesi açısından çok önemlidir” şeklinde uyardı.
Kadınların gebelik öncesi değerlendirilmesi yapılırken sadece doğurganlık potansiyelleri açısından değil genel sağlık durumları açısından değerlendirmek büyük önem arz etmektedir. Gebelik öncesi dönemde yapılacak olan değerlendirmeler ve alınabilecek tedbirler gebeliğin gidişatını ve sağlıklı bir bebek dünyaya getirme olasılığını belirgin olarak artırmaktadır diyen Doç. Dr. Kübra Boynukalın; “Hayati fonksiyonu bozulmuş, bundan sonraki hayatını devam ettirmekte güçlük çekecek kadar ağır sıkıntıları olan hastalarda karaciğer, böbrek ve kalp gibi organların nakli gerçekleşmektedir. Bir kadının organ nakli öncesi ya da sonrası doğurganlık sürecini gözden geçirmek oldukça önemlidir. Çünkü nakil sonrası hastaların değerlendirilmesindeki eksiklikler hem nakil edilen organın vücuttan reddedilmesine yol açabilir hem de gebelikte çıkabilecek komplikasyonlar sonrasında nakil edilen organın fonksiyonunu yitirmesine sebep olabilir.
“O nedenle bu gruptaki hastaları değerlendirirken sadece gebelik ve doğurganlık açısından değil genel sağlık prensiplerine harfiyen uyarak takip etmek önemlidir. Organ nakli olan hastalar kendiliğinden, herhangi bir üremeye yardımcı tedaviye gerek olmadan da hamile kalabilir ancak gebelik planlanmadan önce anne adayı muhakkak bir kadın hastalıkları ve doğum uzmanı tarafından muayene edilmeli; aynı zamanda takibi altında oldukları organ nakil ünitesi tarafından değerlendirilmeleri ve yapılan organ nakline göre nefroloji ya da gastroenteroloji bölümü tarafından kontrole tabi tutulmaları gereklidir” şeklinde konuştu.
NAKİL SONRASI GERÇEKLEŞECEK TÜP BEBEK TEDAVİSİNDE TEK EMBRİYO TRANSFERİ YAPILMALI
Organ nakli başarıyla geçmiş ve son bir yıl içerisinde herhangi bir organ rejeksiyonu ile karşı karşıya kalmamış olan hastalar gebelikle ilgili herhangi bir risk taşımıyorsa ön değerlendirmeler yapıldıktan sonra doğal yolla gebelik için bekleme sürecine tabi tutulurlar. Doğal yolla gebelik için bekleme süresi diğer hastalarımızda olduğu gibi 35 yaşında altında olan hastalarda 1 sene , 35 yaşında üzerinde ola hastalarda ise 6 aydır. Bu bekleme süresi bittikten sonra gebe kalamayan hastaların mutlaka değerlendirilmesi gerekir.
Dikkat edilmesi gereken hususlardan biri de gebelik süreci öncesinde hastanın bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaçlarlarının dozlarının ayarlanmasıdır diye konuşan Doç. Dr. Kübra Boynukalın; “Bu hastalar ağır karın içi ameliyatları oldukları için özellikle tüplerde herhangi bir kapalılık durumu olup olmadığını görmek gerekir. Bu açıdan bakıldığında kadınlarda yumurtalık rezerv testleri, yumurtlamanın olup olmaması, adet düzeninin takibi; erkeklerde ise sperm analizinin yapılması gerekir. Doğal yolla gebelik elde edilmediği durumlarda tüp bebek tedavisi nakilli bireyler için güvenli bir tedavi şeklidir. Ön değerlendirmesi yapıldıktan sonra nakil olan hastalara tüp bebek tedavisi yapılır. Tüp bebek tedavi sürecinde olan nakilli bireylerin her aşamasında kişiselleştirilmiş tedavi yaklaşımı benimsenmelidir. Bazı hastaların 2 embriyo transfer edilme hakkı olmasına rağmen çoğul gebelikten kaçınmak ve yasal kriterleri karşılayan hastalarda bile tek embriyo transferi yapmak gebeliğin oluşumu ve sağlıklı bir şekilde devam etmesi için son derece önemlidir” dedi.
NAKİL SONRASI HAMİLELİK SÜRECİNDE KİLO KONTROLÜ YAPILMALI, SAĞLIKLI BESLENME DÜZENİ OLUŞTURULMALI
Gebelik süreci nakil olan hastalarda genellikle problemsiz geçmektedir ancak gebelik tansiyonu ve gebelik şekeri gibi durumlar organ nakli olsun veya olmasın bütün hastalarımız açısından sıklıkla karşılaştığımız durumlardır. Bu dönemde özellikle kilo kontrolünün yapılması, dengeli ve sağlıklı bir beslenme düzeninin benimsenmesi hem risk faktörlerini aza indirgemek açısından hem de sürecin sağlıklı devam etmesi açısından büyük önem taşır diyen Doç. Dr. Kübra Boynukalın; “Organ nakli sonrası gebelik risklerine karşı nakil olan hastalar gebelik süreci boyunca yakın takiple değerlendirilmelidir. Nakil olan hastaların gebeliklerinde medikal durumu stabil devam ediyorsa ve farklı bir sebepten kaynaklı komplikasyon oluşmamışsa nakille ilgili erken doğumu tetikleyici herhangi bir risk faktörü görülmemektedir. Nakil olan bireyler ister doğal yolla gebelik elde edilmiş olsun ister tüp bebek yöntemi ile gebelik elde edilmiş olsun anne ve bebek sağlığını tehdit eden herhangi bir durum söz konusu değilse doğum şekli normal doğum olarak planlanabilir” diye ifade etti.