Menopoz

Menopoz, bir kadının hayatında hormon dengesindeki değişiklikler nedeniyle doğurganlığın sona erdiği aşamadır. Menopozu doğrulamak için, bir kadının adet görmeden bir yıl geçirmesi gerekir. Menopoz sırasında, kadınlık hormonları olan östrojen ve progestinin üretimi azalır. Yumurtalıkların işlevi yavaşlar ve yumurtlama düzensiz hale gelir, bu da sonunda tamamen sona eren düzensiz adet döngülerine yol açar. Ancak, kadınlar menopoz sırasında sekse olan ilgilerini kaybetmezler; aksine, çoğu artık hamile kalma riski olmadığı için kendilerini daha rahat hisseder. Menopozun ortalama yaşı 48 ila 50 arasındadır, ancak bu beslenme, vücut ağırlığı, vejetaryenlik, kadının rahminin alınıp alınmadığı, rahimdeki gelişimsel sorunlar ve yüksek rakımlarda yaşama gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir. Ayrıca, sigara içen kadınlar daha erken menopoza girme eğilimindedir. Yaşam beklentisinin artmasıyla birlikte, kadınların menopozda geçirdikleri süre de uzamıştır. Gelişmiş ülkelerde, menopoz artık bir kadının hayatının yaklaşık üçte birini oluşturmaktadır. Aylık adet dönemleri, hamileliğe hazırlanan karmaşık bedensel işlevlerin sonucudur. Beyin ve yumurtalıklar tarafından koordineli olarak salgılanan hormonlar yumurta gelişimine yol açar. Bu hormonlar ayrıca yumurtlamayı veya yumurtanın folikülünden atılmasını tetikler. Hamileliğe hazırlık olarak kalınlaşan rahim iç astarı, hamilelik gerçekleşmezse adet dönemi olarak dökülür. Bir kadın yaşlandıkça yumurtalıkları da yaşlanır ve 40 yaş civarında yumurtalıklar beyinden gelen hormonal sinyallere daha az yanıt verir ve daha az östrojen üretir. Adet dönemleri düzensizleşir ve östrojen seviyeleri menopozdan önceki bu aşamada hızla düşer. Menopoz, yumurta gelişimi ve yumurtalıklardaki östrojen üretimi tamamen durduğunda başlar. Adet gecikmeleri altı aydan uzun sürerse, östrojen ve folikül uyarıcı hormon (FSH) seviyelerini ölçen kan testleri tanıyı doğrulayabilir. "Perimenopoz" terimi, düzenli adetten menopoza geçiş dönemini ifade eder. Perimenopoz olarak bilinen bu aşamada, yumurtalıklardaki yumurta sayısının azalması nedeniyle yumurtlama daha az sıklıkta görülür. Kadınlar genellikle anneleriyle aynı yaşlarda menopoza girerler. Yaşına bakılmaksızın, yumurtalıkları cerrahi olarak alınmış bir kadın menopozda kabul edilir. Rahmi alınmış ancak yumurtalıkları korunan kadınlar adet görmezler, ancak yumurtalık fonksiyonu devam ettiği sürece menopozda kabul edilmezler. 40 yaşından önce menopoza girmek erken menopoz olarak sınıflandırılır. Adetleriniz durduysa, bazı basit kan testleri menopozda olup olmadığınızı belirleyebilir. Menopoz kademeli bir süreçtir ve 6-12 ay boyunca adet görmediyseniz, menopoz henüz başlamamış olabilir. Bu süre zarfında, genellikle hamileliği önlemek için doğum kontrolü kullanmaya devam etmeniz önerilir.Adet düzeninizde değişiklik, aşırı kanama, adet dönemlerinizin uzaması, üç haftada birden daha sık kanama, cinsel ilişkiden sonra kanama veya adet dönemleri arasında lekelenme gibi sorunlar yaşarsanız mutlaka doktorunuza danışmalısınız.

Menopozun en yaygın belirtisi, baş, boyun ve göğüs bölgesinde ani kızarıklık, vücut ısısında artış ve sonrasında aşırı terleme ile karakterize olan sıcak basmasıdır. Bu belirtiler genellikle 1-2 yıl sürse de, kadınların yaklaşık %25'i bunları beş yıldan uzun süre yaşar. Asıl etkenin östrojen seviyelerinde azalma olduğuna inanılıyor, ancak kesin nedeni bilinmiyor. Vajinayı ve idrar yolunu kaplayan epitel astar incelir ve elastikiyetini kaybeder. Vajinal kuruluk da yaygın bir belirtidir. Genellikle menopoz sırasında psikolojik sorunların arttığı düşünülse de, çalışmalar bu fikri desteklememektedir. Depresyonun menopoz sırasında daha yaygın olduğu fikri de artık yaygın olarak kabul görmemektedir. Ancak, sıcak basması nedeniyle bir kadının uyku kalitesi ve dolayısıyla günlük yaşam kalitesi etkilenebilir. Tipik belirtiler arasında cilt kızarıklığı, göğüslerde hassasiyet, sinirlilik, uyku bozuklukları, aşırı terleme, yorgunluk, motivasyon eksikliği, aşırı duygusallık ve depresif bir ruh hali bulunur. Diğer belirtileri arasında yüzdeki kırışıklıkların artması, cilt tonunun solması, saçlarda incelme ve dökülme, ciltte kırışma ve gevşeme, yaşlılık lekeleri, tırnak kırılması, göğüslerde küçülme, düzleşme ve yumuşama, vücutta kıllanmada artış, varis eğilimi, karın bölgesinde yağ birikmesi ve sıkılığın kaybolması, vajinal duvarlarda incelme, kırışma ve kuruluk, kaşıntı, enfeksiyonlara karşı hassasiyetin artması, cinsel ilişki sırasında ağrı, idrar kaçırma ve karıncalanma hissi yer alır.