Bizi Takip Edin!
Hasta hikayeleri, bilgilendirici videolar ve çok daha fazlası sosyal medya hesaplarımızda
Hamilelik, kadın vücudunun birçok yönden hassaslaştığı özel bir dönemdir. Bu süreçte bel ve sırt ağrıları, mide yanması, mide bulantısı, yorgunluk gibi yaygın şikayetlerin yanı sıra, ishal ve karın ağrısı da sıkça gözlemlenebilir. Hamilelikte ishal, gebeliğe bağlı hormonal değişimlerden kaynaklanabileceği gibi, besin zehirlenmeleri, enfeksiyonlar veya altta yatan başka sağlık sorunları nedeniyle de gelişebilir. Bu nedenle, hamilelikte ishalin nedenini doğru tespit etmek ve gerekli önlemleri almak hem anne hem de bebek sağlığı için büyük önem taşır.
Diyare olarak da bilinen ishal, günde üç veya daha fazla sayıda yumuşak, sulu dışkılama olarak tanımlanır. Hamilelikte oldukça yaygın olmasına rağmen, ishalin birçok farklı nedeni olabilir. Hamileliğe bağlı olmayan temel ishal nedenleri şunlardır:
İshal, vücutta sıvı kaybına yol açarak dehidratasyona (sıvı kaybı) zemin hazırlar. Bu durum her birey için riskli olsa da, hamile kadınlarda bebeğin içerisinde bulunduğu amniyon sıvısının azalmasına ve daha ileri durumlarda erken doğuma dahi neden olabilir. Bu yüzden ishal yaşayan anne adaylarında öncelikle nedeni araştırılmalı ve eğer gebeliğe bağlı olmayan bir durum söz konusu ise, ilgili uzmanlar tarafından altta yatan nedene yönelik tedavi uygulanmalıdır.
“Hamilelikte ishal olunur mu?” sorusu birçok anne adayının aklını kurcalayan bir sorudur. Gebelik sürecinde kadın vücudunda hormonal değişimler ve fizyolojik farklılıklar ortaya çıkar. Bu değişimler, sindirim sistemi üzerinde de doğrudan etkilere neden olabilir. Özellikle hamileliğin ilk trimesterinde (ilk üç ay) değişen hormonal denge, sindirim düzeninde bozukluklara, dolayısıyla ishale yol açabilir.
Hamilelik sırasında vücutta görülen bir diğer değişim ise besinlere karşı gelişen hassasiyetlerdir. Önceden severek tüketilen besinler bu dönemde hazımsızlık, şişkinlik ve ishal gibi sindirim sorunlarına neden olabilir. Bu durumda, rahatsızlık veren besinlerin tespiti ve mümkün olduğunca tüketilmemesi önemlidir.
Hamilelik boyunca doktor önerisiyle kullanılan vitamin ve mineral takviyeleri de kabızlık veya ishale neden olabilir. Eğer takviyeler nedeniyle bir rahatsızlık yaşanıyorsa, doktorunuza danışarak alternatif bir ürün veya probiyotik takviyeleri düşünebilirsiniz. Anne adaylarının bebeklerini en iyi şekilde besleme amacıyla yeni denenen besinlere karşı da dikkatli olması önemlidir, çünkü bu durumlar yeni gıda hassasiyetlerine zemin hazırlayabilir.
İshal, hamile kadınlarda olduğu gibi herkeste yaygın olarak görülebilen bir sağlık sorunudur. Enfeksiyonlar, beslenme alışkanlıkları ve stres gibi pek çok faktörle ilişkilidir. Hamilelikte değişen vücut yapısı ve işleyişi, bebeğin anne karnında oluşturduğu baskı ve hassasiyet gibi etkenlere bağlı olarak ishal olasılığını artırabilir.
Özellikle hamileliğin son üç ayında (üçüncü trimester), kadın vücudunun kendini doğuma hazırlamasıyla birlikte ishal ve kabızlık dönemleri belirgin şekilde gözlenebilir. Bu nedenle, hamilelikte ishalin doğrudan bir doğum belirtisi olduğu söylenemez. Ancak, bazı hamile kadınların doğum öncesinde ishal yaşadığı bilinmektedir. Buna ek olarak karın ağrısı ve gaz sancısı gibi sorunlar da eşlik edebilir. Dolayısıyla, hamilelik döneminde görülen ishal sorununun ihmal edilmemesi ve bu tarz şikayetleri olan anne adaylarının mutlaka doktor kontrolünden geçmesi büyük önem taşır.
Tüm bireylerde olduğu gibi, hamile kadınlarda da ishal vakalarının birçoğu ek bir tedavi gerektirmeden birkaç gün içerisinde kendiliğinden iyileşir. İshalde esas önem verilmesi gereken nokta, dehidratasyonun (aşırı su kaybı) önlenmesidir. Dehidratasyon, hamile kadınlarda pek çok ciddi komplikasyonun gelişiminde rol oynayabileceğinden mutlaka kontrol altına alınmalıdır.
İshal sorunu yaşayan anne adaylarında sıvı kaybını gösteren dehidratasyon belirtileri şunlardır:
İshal, dışkı ile yoğun şekilde su ve elektrolit kaybına neden olur. Bu nedenle kaybedilen sıvı ve elektrolitlerin mutlaka yerine konulması gerekir. Bunun için bol miktarda su, taze sıkılmış meyve suyu, çorba, probiyotik içerikli ayran ve kefir gibi içecekler, maden suyu gibi sıvı dengesini sağlamaya yardımcı besinler tüketilmelidir. Kaybedilen sodyum et suyu ve maden suyu ile; potasyum muz, haşlanmış patates ve meyve suyu gibi besinlerle kolaylıkla yerine konulabilir. Bu süreçte mikroorganizma içerebilmesi nedeniyle musluk suyu tüketiminden kaçınılmalı, pet şişeler içerisinde satılan sular veya kaynatılıp soğutulmuş musluk suyu tercih edilmelidir. Hem anne hem de bebeğin sağlığı açısından günde 3 litre su tüketimine özen gösterilmelidir.
İshal sorununun birkaç gün içerisinde kendiliğinden iyileşmemesi ve inatçı bir şekilde devam etmesi durumunda derhal bir sağlık kuruluşuna başvurmakta fayda vardır. İshale neden olan etken herhangi bir parazit, bakteri veya virüs olabilir. Bazı bireylerde çeşitli hastalıklara bağlı olarak hamilelikte siyah ishal veya dışkıda kan görülmesi söz konusu olabilmektedir. Yapılacak gaita incelemeleri sonucunda sorunun temelinde yatan etken belirlenerek tedavi planı buna göre şekillendirilmelidir. Gerekli görülmesi durumunda gebelikte kullanılabilecek ilaç takviyelerinden yararlanılması gerekebilir.
Tedaviye ek olarak ishali azaltıcı bir beslenme programı da mutlaka uygulanmalıdır. Bu programda:
Hamilelikte ishal hakkında merak ettikleriniz mi var? İşte en sık sorulan sorular ve yanıtları:
Hamilelikte ishal; hormonal değişimler, besin hassasiyetleri, besin zehirlenmeleri, bakteriyel/viral enfeksiyonlar, bağırsak parazitleri, dengesiz beslenme, bazı ilaçların yan etkileri veya Çölyak, İBS, Crohn, Ülseratif Kolit gibi kronik bağırsak hastalıkları nedeniyle ortaya çıkabilir.
Evet, hamilelikte ishal oldukça yaygın görülen bir durumdur. Özellikle ilk trimesterdeki hormonal değişimler ve besinlere karşı gelişen hassasiyetler ishale yol açabilir. Ancak, altta yatan ciddi bir neden olmadığından emin olmak için doktor kontrolü önemlidir.
İshal, doğrudan bir doğum belirtisi olarak kabul edilmez. Ancak, özellikle üçüncü trimesterde vücudun doğuma hazırlanmasıyla birlikte ishal veya kabızlık dönemleri yaşanabilir. Bazı kadınlar doğum öncesinde ishal yaşayabilir, bu yüzden bu tür şikayetlerde doktor kontrolü önerilir.
Çoğu ishal vakası birkaç gün içinde kendiliğinden geçer. Önemli olan dehidratasyonu önlemek için bol su, taze meyve suyu, çorba, ayran ve kefir gibi sıvılar tüketmektir. Eğer ishal birkaç günden uzun sürerse, şiddetli karın ağrısı, ateş, siyah dışkı veya dışkıda kan gibi belirtiler eşlik ederse, dehidratasyon belirtileri (koyu idrar, ağız kuruluğu, baş dönmesi) varsa veya kendiliğinden geçmezse mutlaka bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.
İshalin kendisi genellikle tehlikeli değildir, ancak yol açtığı sıvı kaybı (dehidratasyon) hamilelikte ciddi sorunlara yol açabilir. Dehidratasyon, amniyon sıvısının azalmasına ve hatta erken doğuma neden olabileceği için kontrol altında tutulması hayati önem taşır. Bu nedenle, ishalin ihmal edilmemesi ve bir doktora danışılması gerekir.
Hamilelikte ishal veya diğer sağlık sorunlarınızla ilgili endişeleriniz varsa, doğru teşhis ve kişiye özel tedavi için daima bir sağlık uzmanına danışmanız çok önemlidir.
Aklınıza takılan tüm sorularınız ve daha fazla bilgi için bize **444 39 49** numaralı telefondan ulaşabilirsiniz. Sağlığınızla ilgili her konuda yanınızdayız.
Danışmak istediğiniz konularla ilgili en kısa sürede sizi arayalım.