Hamilelikte En Sık Görülen Rahatsızlıklar

Gebelik, kadınlar için hem en zorlayıcı hem de en güzel dönemlerden biridir. Bu zorlu süreçte meydana gelen fiziksel ve ruhsal değişimler, hormonal değişimler, uyku değişiklikleri gibi unsurlar, kadınların gebelik döneminde çeşitli rahatsızlıklar oluşturabilir.

Akademik çevrelerin yaptığı araştırmalar göz önünde bulundurulduğunda, bu değişikliklerin her birinin kadınların doğuma hazır hâle gelmesini sağlayan etkenler olduğu görülür. Gebe kadınlardaki değişiklikler, her kadında aynı olmayabilir ve bir gebede görülen bir değişiklik başka bir gebede hiç yaşanmayabilir.

Hamilelik sürecinde dikkat edilmesi gereken rahatsızlıklar ve özellikle hamileliği etkileyen tehlikeli hastalıklar, her anne adayının endişelendiği konular arasında yer alır.

Siz de hamilelik sürecinde yaşadığınız rahatsızlıkların hangilerinin olağan, hangilerinin tehlikeli olduğunu merak ediyorsanız, aşağıdaki bilgileri değerlendirebilir, beklenmeyen bir durumla karşılaştığınızda ise doktorunuza danışarak bilgi alabilirsiniz.

Hamileliği Etkileyen Tehlikeli Hastalıklar Nelerdir?

Hamilelik temelde kadınların hem fiziken hem de ruhen oldukça hassas oldukları bir dönemdir. Bu dönemde bazı kadınlarda gebelikte tehlikeli hastalıklar meydana gelebilir ya da hastalık devam ederken gebe kalma gibi durumlar oluşabilir.

Gebelerde fetüs üzerinde olumsuz etkenlere neden olabilecek hastalıklar mevcut oluşması durumunda ya da oluşma tehlikesi bulunuyorsa atılacak her adım hekim kontrolünde atılmalıdır. Bu hastalıklardan bazıları gebeliği etkileyebilecek sonuçlar da doğurabilir. Peki gebeliği etkileyen tehlikeli hastalıklar nelerdir?

• Kronik hipertansiyon,
• Diyabet (Şeker Hastalığı),
• Tiroid Hastalıkları,
• Epilepsi (Sara),
• Kalp hastalıkları,
• Akciğer hastalıkları,
• Böbrek ve idrar yolu hastalıkları,
• Mide – bağırsak sistemi hastalıkları,
• Kan hastalıkları,
• Karaciğer hastalıkları,
• Nörolojik hastalıklar,
• Kabakulak,
• Su çiçeği,
• Kızamık,
• Kızamıkçık,
• Romatizma

gibi hastalıklar bebeğe zarar verebilecek tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Bu sebeple kronik hastalığı bulunanların ya da kronik hastalık şüphesi bulunanların mutlaka doktor kontrolü yaptırmaları önerilir. Gebelik düşünmeden önce de genel muayene yaptırarak bebeğinizin sağlığını koruyabilir; vücudunuzun hamileliğe hazır olup olmadığını anlayabilirsiniz.

Hamilelikte bulaşıcı hastalıklar da gebeler ve bebekler üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Özellikle koronavirüs (COVID-19) salgını gibi tehlikeli bulaşıcı hastalıklara karşı dikkatli olunmalıdır.

Gebelikte Karşılaşılan Kronik Hastalıklar Nelerdir?

Gebelikte sık karşılaşılan kronik hastalıklar, diyabet, astım, tansiyon hastalıkları gibi yukarıda bahsi geçen hastalıklardır. Özellikle diyabet, hamilelikte oluşabilen yeme bozukluklarıyla birlikte tetiklenebilir ve bebekler için endişe verici seviyelerde seyredebilir.

Bu nedenle kronik hastalığı diyabet olan gebelerin bu konuda çok dikkatli davranması ve sağlıklı beslenme süreçlerini düzenli olarak sürdürmeleri gerekir.

Diyabetin seviyesine göre önlem alarak doktor yardımıyla gebelik dönemine uygun olan ilaçlar kullanabilir; eğer Tip 1 diyabet geçiriyorsanız, bu durumda egzersiz ve sağlıklı beslenme diyetleri uygulayabilirsiniz.

Gebelikte tehlikeli hastalıklar olarak bilinen ve yukarıda sıralanan kronik hastalıklarınız bulunuyorsa, hem kadın doğum doktorunuzla hem de kronik hastalık doktorunuzla koordine olarak süreci yönetebilir, olası riskli durumları kontrol altında tutabilirsiniz. Bebeğiniz için sakıncalı olabileceği için, “gebelikte kronik hastalıklar” konusunda doktorunuzdan bilgi alabilir, bebeğinizin sağlığını koruyabilirsiniz.

Gebelerde En Sık Ne Eksikliği Görülür?

Hamilelikte en sık karşılaşılan eksikliklerden biri öncelikle folik asittir. İlk üç ayda fetüsün gelişimi üzerinde önemli bir etkiye sahip olan folik asit, fetüsün sağlığı için mutlaka alınmalıdır. Ancak bu işlemden önce de doktorunuza danışarak yardım alabilir, alacağınız folik asit takviyesinin süreç yönetimini ve miktarını doktorunuz eşliğinde yapabilirsiniz.

Sağlıklı ve düzenli beslenen gebelerde vitamin ve mineral takviyesine düşük oranda ihtiyaç duyulur. Plansız gebeliklerde hamilelik sürecinin başlangıcında, planlı gebeliklerde ise hamilelik süreci başlamadan evvel gerekli kan testleri yapılarak vücudunuzda eksikliği bulunan vitamin ve mineraller tespit edilir. Bunun sebebi gebelik döneminde vitamin ve mineral ihtiyacında artış olmasıdır.

Eğer doktorunuz vitamin ve mineral oranlarında bir eksiklik olduğunu düşünürse bu durumda ek vitamin ve mineral takviyeleri almanız gerekebilir. Ancak hamilelik sürecinde doktorunuza danışmadan doğrudan vitamin ve mineral almanız da bebeğiniz için sakıncalı olabilir.

Herhangi bir takviye almadan önce doktorunuzun önerisini almanız önemlidir. Hamilelik sürecinde ihtiyacınız olabilecek olan bir diğer takviye ise demir takviyesidir. Doğum sırasında çok fazla kan kaybedeceğiniz için demir eksikliği meydana gelebilir.

Bazı gebelerin kan değerleri dikkate alınarak hamilelik süresince demir takviyesi almaları gerekebilir. Bu konu hakkında kişiye özel bilgi almak için yine doktorunuzun yardımını almanız önerilir. Bazı gebeler, doktor önerisiyle birlikte Omega-3 takviyesi de alabilir. Omega-3 sayesinde bebeğinizin beyin gelişimi çok iyi durumda seyredebilir.

Hamilelikte En Sık Görülen Rahatsızlıklar ve Tedavi Yöntemleri

Hamile kadınların yaşadığı rahatsızlık verici durumlar, araştırmalara göre incelendiğinde, mide yanması, baş dönmesi, ateş basması, kabızlık, hemoroid, el ve ayaklarda şişme, sırt ve bel ağrısı, solunum sıkıntısı, iştahta artış ya da azalma, bacak krampları, diş eti kanamaları gibi problemlerdir.

Bununla birlikte; ciltte çatlaklar, terleme, halsizlik, yorgunluk, sık idrara çıkma, mide bulantısı, göğüs hassasiyeti, kusma, midede şişkinlik hissi, vajinal akıntı, uykusuzluk, mide hassasiyeti gibi durumlar da söz konusu olan diğer rahatsızlıklardır.
Bazı kadınlar bu problemlerin birkaçını yaşarken, bazıları çok sayıda rahatsızlık hissedebilir.

Bazen, bu durumlar arasında birden fazlası aynı anda da görülebilir. Hamilelikte uygulanan tedavi yöntemleri bebek için zararlı olabileceğinden genellikle ilaçsız tedaviler üzerinedir. Ancak tedavi etkisi bulunan bazı ilaç, besin ya da içecekler, bebek sağlığına uygun olarak hazırlandığı için doktor önerisiyle birlikte tüketilebilir.

Hamileliğin ilk günlerinden itibaren kesinlikle hiçbir ilaç kullanılmamalı, doktor tavsiyesi olmadan hamilelik için sakıncalı olabilecek tedavi yöntemleri uygulanmamalıdır. Bu durum bebeğiniz için çok büyük tehlikeler yaratabilir ve bebeğinizde geri dönüşü olmayan kalıcı hasarlara sebep olabilir.

Tüm bu rahatsızlıklar haricinde merak edilenler arasında ‘’Hamilelikte ses kısıklığı olur mu?’’ sorusu da bulunur. Hamilelik sürecinde bazen ses kısıklığı da hissedilebilir. Bu durum hormonların ses telleri üzerinde meydana getirdiği değişikliklerle ilgilidir. Bu sebeple hamilelik süresince ses tonunda değişimler de gerçekleşebilir.

Aklınıza takılan tüm sorularınız için Umut Ol Umut Bul Facebook grubumuza üye olabilirsiniz.