Bizi Takip Edin!
Hasta hikayeleri, bilgilendirici videolar ve çok daha fazlası sosyal medya hesaplarımızda
AFP Testi (Alfa FetoProtein) Nedir? Yüksekliği ve Düşüklüğü Neden Olur?; AFP testi olarak bilinen alfa fetoprotein testi, gebeliğin 16 ila 20. haftaları arasında rutin olarak yapılan bir tür kan testidir.
Alfa fetoprotein, anne karnındaki fetüsün karaciğeri tarafından üretilen bir protein türüdür. Yetişkinlerin kanında bulunan albumin isimli proteinin fetüsteki karşılığı olarak da bilinir.
Fetüs tarafından üretilen alfa fetoprotein, amniyon sıvısına oradan da bir kısmı anne adayının kan dolaşımına geçer. AFP değeri, gebeliğin son haftalarına kadar yavaş yavaş artar.
AFP testi yaptıranlar için yaş ya da gebelik sayısı gibi parametrelere bakılmaz. AFP testi tüm gebelere yapılmalıdır. Test tek başına uygulanabileceği gibi üçlü ya da dörtlü tarama testinin bir parçası olarak da yapılabilir.
Anne adayından alınan kan örneği ile yapılan AFP testi, bebekte spina bifida ve anensefali gibi hastalıkların varlığının araştırılması için yapılır.
Bu test ayrıca tıpta omfalosel olarak tanımlanan karın defektinin ya da farklı bir deyişle bebeğin bağırsaklarının bir kısmının vücut dışına taşması olarak bilinen hastalığın bulunmasına da yardımcıdır.
Gebe olmayan sağlıklı kadınlarda, erkeklerde ve çocuklarda AFP düzeyi ya sıfırdır ya da son derece düşük seviyededir. Ancak bu kişilerin kanında alfa fetoprotein seviyesinin yüksek olması kişide, testis, yumurtalık, karaciğer, mide, pankreas, lenfoma, Hodgkin lenfoma ya da böbrek hücresi kanserlerinin varlığını işaret edebilir.
Gebelik dışında AFP yüksekliği, siroz, hepatit ya da beyin tümörlerinin göstergesi de olabilir. Tüm bu hastalıkların tanı ve tedavisi için de AFP testi yaptırılabilir. Sıklıkla sorulan “Alfa fetoprotein sonucu kaç olmalı?” sorusunu cevaplandırmadan önce “AFP testi nedir?” bunu yanıtlamak gerekir.
Tüp bebek yaptıran hastalarımızın hikayelerini izlemek için tıklayın.
Alfa fetoprotein, gebelik sırasında anne adayının karnında gelişimini sürdüren bebeğin karaciğeri tarafından salgılanan bir protein türüdür. Protein, az miktarda vitellüs kesesi, mide ve bağırsak sistemi tarafından da üretilir.
Doğum sonrasındaki ilk üç ay boyunca bebeğin kanındaki temel proteinlerden biri olan alfa fetoprotein, bebeğin bir yaşına gelmesiyle birlikte çok düşük seviyelere geriler.
Yetişkinlerin kanında ise AFP bulunmaz ya da son derece az miktarda bulunur. Fakat bazı kanser türlerinde alfa fetoprotein seviyesi yetişkinlerin kanında da yükselir.
Gebeliğin ikinci trimesterı içinde bulunan 16 ila 20. haftalar arasında rutin olarak AFP testi yapılır. Anne adayının kanından bakılan ve bir laboratuvar testi olan AFP, doğum kusuru gibi ciddi hastalıkların belirlenmesinde önemli bir rol oynar. Erken müdahalelerin yapılmasına olanak tanıyan AFP testi, üçlü test ya da dörtlü test olarak bilinen tarama testleri sırasında da yapılabilir.
Farklı bir deyişle üçlü tarama testi sırasında AFP, hCG ve östrojen seviyeleri ölçülürken dörtlü tarama testinde bunlara ek olarak inhibin A düzeyi de ölçülür.
Dolayısıyla üçlü ya da dörtlü tarama testi yaptıranların, hekim özellikle talep etmediği sürece, ek olarak AFP testi yaptırması gerekmez. Testi yaptıran anne adaylarının merak ettiği bir diğer soru da “AFP MoM testi nedir?” şeklindedir.
AFP testi, AFP MoM testi olarak da bilinir. MoM (multiple of median), temel olarak ölçümü yapılan AFP testi değerinin toplumdaki ortalamasındaki sapmasının belirlenmesi için kullanılır.
Farklı bir şekilde açıklamak gerekirse MoM değeri, benzer AFP sonuçları olan ve sonradan sağlıklı bir şekilde doğum yapan 100 kadının ortalamasının belirlenmesi yöntemidir.
Ortalama değer, 1.0 MoM olarak kabul edilir ve AFP testi yaptıran anne adayının sonucu bu ortalamaya bölünerek MoM değeri üzerinden değerlendirilir.
Diğer bir deyişle 1.0 MoM değeri, AFP testi yaptıran kişinin değerlerinin ortalamasına denk gelirken 2.0 MoM değeri, AFP değerinin normalden iki kat fazla olduğu anlamına gelir.
AFP testi, düzenli olarak doktor kontrolüne giden tüm kadınlara rutin olarak yapılan tarama testlerinden biridir. Çoğunlukla üçlü ya da dörtlü tarama testlerinin bir parçası olarak yapılır.
Ancak AFP testi, doğum kusuru öyküsü bulunan, gebeliğin başlangıç aşamasında bebek için zararlı olabilecek ilaçlar kullanan, 35 yaşından büyük, diyabeti ya da çoğul gebeliği olan kadınlar için çok daha önemlidir. Bu kriterleri barındıran anne adaylarına AFP testi mutlaka yapılmalıdır.
Gebelikte AFP testi yaptıranlar, testi yaptırmadan önce herhangi bir ön hazırlığa gerek duymaz. AFP testi aç karnına mı yapılır? sorusu, kişinin aç ya da tok olması test için önemli değildir, şekilde yanıtlanabilir. AFP testi, hamilelik süresinin 16 ila 20. haftaları arasında yapılır ve test öncesinde anne adayı tartılır.
Kilo, yaş, ırk ve gebelik haftası gibi etkenler, test sonuçlarının değerlendirilmesinde önemli birer kriterdir. Test, normal bir kan testi gibi kol damarlarından alınan kandan bakılarak yapılır.
Bu yüzden alfa fetoprotein testinin standart bir kan testinden daha fazla ya da daha az riskli olduğu söylenemez. Anne adaylarını meraklandıran bir diğer soru da “Gebelikte AFP kaç olmalı?” şeklindedir.
Anne adayının kanındaki alfa fetoprotein miktarının ölçümü ya da bazı kanser türlerinin tanı ve takibi için kullanılan AFP testi, bir mililitre kan için nanogram (ng/mL) cinsinden ölçülür.
Gebe olmayan kadınlarda ve erkeklerde AFP değeri, 0 ila 40 ng/mL değerindedir. Gebelerde ise 10 ila 150 ng/mL aralığında olması beklenir. AFP testi ile alakalı olarak hekim, CEA testi yapılmasını da isteyebilir.
Karsinoembriyonik antijen olarak bilinen CEA da alfa fetoprotein gibi fetüs dokularında bulunan bir proteindir. Sıklıkla sağlıklı fetüsün bağırsaklarında bulunan CEA, yetişkinlerde kanser varlığında artışa geçer. AFP gibi CEA testi de bazı hastalıkların ve kanser türlerinin takibi için kullanılır.
Gebe olmayan kadınlarda AFP değerinin 0 ila 40 ng/mL değer aralığında olması beklenir. Gebelerde ise bu değer, 10 ila 150 ng/mL aralığındadır.
Gebelik sırasında AFP yüksek çıktı ise bu durum anne karnındaki bebekte, sinirsel tüp kusuru olduğu anlamını taşır. Ancak AFP yüksekliği nedenleri arasında bulunan gebelik tarihinin yanlış hesaplanması da bu duruma yol açabilir. Kandaki AFP düzeyi, gebeliğin farklı haftalarında artış gösterir.
Hesaplanandan daha uzun ya da daha kısa süredir gebe olunması, testin yanlış yorumlanmasına yol açabilir. Testten 2 hafta önce radyoaktif içerikli farklı bir test yapılmış olması, sigara kullanımı, diyabet varlığı gibi etkenler de AFP yüksekliğine neden olabilir.
Gebe olmayanlarda AFP ve CEA yüksekliği, bazı kanser türlerine ve çoğunlukla karaciğer hastalıklarına işaret ediyor olabilir. Bazı tümör türleri, AFP ve CEA düzeyinin artmasına yol açtığından bu testler, tümör varlığının tespiti için de uygulanabilir.
AFP düşüklüğü, gebe olmayan kişilerde bazı hastalıkların ve kanser türlerinin olmadığını gösterir. Gebelikte AFT düşüklüğü ise Edwards Sendromu ya da down sendromu gibi kromozom anormalliğini gösterebilir. Gebelerde anormal düzeyde AFP düşüklüğü, fetüs ölümünden de kaynaklanabilir.
Fakat bazı durumlarda AFP düşüklüğü, çoğul gebeliklerden de kaynaklanabilir. Yapılan çalışmalara göre gebelere uygulanan her bin AFP testinden 25 ila 50’sinin sonucu, anormal olarak sonuçlanmaktadır. Ancak anormal sonuç alan 25 gebenin yalnızca 1’inde doğum kusuru görülmektedir.
Yani AFP testinin anormal seviyelerde çıkması, mutlaka bebekte doğum kusuru olacağı anlamı taşımaz. Anormal AFP değerleri ile karşılaşılması durumunda hekim, ayrıntılı ultrasonografi yaparak bebeğin durumunu gözlemler. Gerektiğinde amniyosentez yaparak, bebeğin sağlık durumu hakkında ayrıntılı bilgi edinir.
Aklınıza takılan tüm sorularınız için Umut Ol Umut Bul Facebook grubumuza üye olabilirsiniz.
Danışmak istediğiniz konularla ilgili en kısa sürede sizi arayalım.
Tüm hakları saklıdır © 2010 - 2024 Bahçeci Sağlık Grubu.
2 thoughts on “AFP Testi (Alfa FetoProtein) Nedir? Yüksekliği ve Düşüklüğü Neden Olur?”
16+4 haftalık gebeyim ikili test ve ultrasonda herhangi bi sorun görmedi doktorum.3lü test istemedi.Bu hafta yaptığı kan tahlilinde AFP değerim 27.5 ng/ml.Normal aralıkta mı sonucum.
Merhabalar,
Sizi takip eden doktorunuza danışmanızı öneririz.
Saygılarımızla,
Bahçeci Ailesi