Bunlardan bir tanesi kapsamlı kromozom analizidir. Bugün bunu yaparak doğru embriyo seçme konusunda büyük adımlar atmış bulunuyoruz. Bir diğeri gene ilk defa Türkiye’ye BAHÇECİ TÜP BEBEK MERKEZİ tarafından getirilen ERA testi yani Endometrium Reseptivite Array dediğimiz endometriumun embriyoyu kabul edip etmeme yeteneği veya durumu konusunda bizi bilgilendiren bir testtir. Bu da bizim açımızdan önemlidir.

Bir tüp bebekte başarı için önemli faktörlerden bir tanesi de gametlerdir yani yumurta ve sperm. Bunlar önemlidir bunların seçimi önemlidir yumurtada çok seçici davranamıyoruz yani ne verirse vücut onu alıp onu kullanmakla yükümlüyüz ama spermde mevcudunun içerisinden (çünkü sperm 1 tane, 3 tane, 5 tane değil, milyonlarca) en iyisini seçme şansımız var. İşte bu en iyilerini bulmak için IMSI dediğimiz bir yöntem kullanıyoruz. Burada özel birtakım kriterlerle çok büyütmeye uğrattığımız sperm hücreleri içerisinde bu kriterlere uygun olanları seçer böylece başarıyı artırma konusunda destek sağlayabiliriz.

Son zamanlarda time lapse diye bir yöntem var yani embriyonun anlık kontrolleri, yani 20 dakikada bir embriyoyu kontrol ediyoruz işte bu time lapse dediğimi yöntem bunun da mesela ürünlerinden bir tanesi de embriyoskop denen özel yapılmış içinde embriyoların saklandığı inkübatörler. Embriyolar bunların içinde saklanıyor ve özel mikroskoplarla 20 dakikada bir gözleniyor. Böylece bu embriyoların 3 gün içerisindeki 20’şer dakika aralarla gelişimini izlememiz mümkün. Klasik yöntemlerde ne yapıyoruz? embriyolara sabah bakıyoruz, koyuyoruz, ertesi sabah tekrar bakıyoruz. Böylece embriyoya sık bakarak daha doğru embriyoyu seçmemiz onların gelişimi hakkında bilgi edinmemiz mümkün oluyor. Bu yöntemler günümüzde çok sık kullandığımız yöntemler.

Son yıllarda özellikle akraba evliliği olan kişilerde recombine dediğimiz bir test kullanmaya başladık. Akraba evliliği olan kişilerde bazı hastalıkların çıkma riski daha yüksek, bunlar bazı genleri taşıyorlar, akrabaları ile evlenmezlerse bunlar ortaya çıkmıyor ama akrabaları ile evlenirlerse bunlar bir hastalık olarak ortaya çıkabiliyor. İşte recombine yöntemiyle hastada gen taraması yapabiliyoruz. 250’nin üstünde hastalığı tanımlayabiliyoruz bunları ortaya koyabiliyoruz. Böylece hastanın birtakım hastalıklara uğramasının da önüne geçebiliyoruz. Ama şunu da söylemek gerekiyor bütün bu yöntemler mucizeler yaratmıyor önemli olan şu bu yöntemleri hastaya göre kullanmak, hastanın durumunu doğru tespit etmek ve ona göre kullanmaktır. İşte asıl başarıyı faktör arttıran faktör de hastanın iyi değerlendirilmesi ve onun ihtiyacı olan yöntemi de hasta için kullanmaktır.